Acıların Acımızdır Sophia
📌 Meşhur bir YouTube kanalında yapay zeka ile donatılmış bir robot ile yapılan bir programın bir kesitini izledim. Çok güzel bir soru soruldu robota “İnsan olmak ister misiniz? “Tabi robot bu soruya 17 arama motorundan aldığı bilgilerle yani bağlı olduğu”server” lerle “Neden insan olayım ki?
Hayal kırıklıkları, acılar vs ” gibi bir çok şey sıralayıp reddetti. Ve insanı zavallı olarak tabir etti.
📌 Robotun bu vaziyeti çoğu zaman benim içinde bulunduğum durumun özeti gibi geldi.
Nefis itibari ile bende insan olmak istemiyorum. Mahiyetime indiğimde acz, fakr, kusur ve noksanla yüzleşmek, bu dünyaya sığışmayan emellerimin farkına varmak, ilişki kurduğum mevcudat ve eşyanın beni terk etmesinin acıları ile karşılaşmak istemiyorum. Ve kendimi “beden ve cesed” sürücüsüne bağlayıp arzi bilgilerle uyuşturmayı tercih ediyorum.
📌 Robot sürücülere, arama motorlarına bağlı olarak zırvalayıp insanlığı reddetmesi gibi bende cesed ve bedene bağlı hayvaniyet mertebesinde insanlığı reddediyorum.
📌 Ama bütün bu insani soruların cevapları, varlıksal ve reddedilmez mahiyetin hakikati semavi bir sürücü yani server hükmünde ki “vahyin öğretilerinde” mevcut. İnsanı derinlemesine anlamak doğru islamı anlamanın ve hakiki bir din ile buluşmanın yegane zemini.
📌 Yeterki insan olmayı reddetmeyelim. Beşeriyetten insanlığa geçmeyi kabul ettik mi oradan da islamiyete ulaşmak çok kolay. Sophianın acıları acımız.